Adet dışı anormal kanamalar (ara kanaması)

Adet dışı anormal kanamalar (ara kanaması)

Kadınların üçte biri hayatlarının bir döneminde anormal adet kanaması ile hekime başvurur. Dolayısıyla kadın sağlığı açısından bu konu hem çok sık görülen hem de çok önemli bir soruna işaret eder.

Son iki V-bloğum, önce “aşırı adet kanamaları”, en son ise “azalmış adet kanamaları” konularında idi. Bu ikisinde düzenli adet gören kadınlarda adet kanama miktarları süre veya günlük miktar olarak artmış ya da azalmış idi.

Adet dışı kanama konusuna girmesem kadın sağlığı eğitim programı eksik kalmış olurdu. Aşırı veya azalmış adet kanamaları nedenlerine kıyasla adet dışı kanama nedenleri daha önemli ve ciddi hastalıklara işaret edebilir. Burada yine adet döngüleri düzenlidir yani yumurtlama işlevi normaldir ama bu defa olmaması gereken günlerde, adet dönemi dışında lekelenme ya da  kanama olmaktadır.

Ara kanaması nedenleri

  • Rahim içini döşeyen ve her adette kanama ile dışarı atılıp sonra hormonların etkisiyle yenilenen örtüden yani endometriumdan ve / veya rahim ağzından (serviks) köken alan POLİP’ler adet dışı kanama yapabilen bazen cinsel ilişki sonrası kanayan, hemen daima iyi huylu olup nadiren kanserleşen ve mutlaka çıkarılıp patolojik incelenmesi gereken lezyonlardandır.
  • Her 2-3 kadından birisinde bulunan MYOM’lar yani rahim urları hemen daima rahimin dışına doğru büyüyen ve hiç bir yakınmaya neden olmadan tesadüfen saptanan ve sadece hekim tarafından 6-12 ayda bir izlenmesi gereken iyi huylu tümörlerdir. Nadiren ise rahim boşluğu içine yerleşmiş (submüköz myom) olanları adet dışı kanama nedeni olabilirler. Ara kanaması yapan rahim boşluğundaki submüköz myomlar  hastanın karın duvarını açmadan kapalı ameliyatla, histeroskopi denilen ışıklı bir aletle vajinal yoldan rahim ağzından içeri girilerek çıkarılabilir.
  • Rahim ağzı (serviks), rahim içi endometrium, vajina ve vulva denilen dış cinsel organ KANSER’leri tipik olarak ileri yaştaki kadınlarda adet dışı anormal kanama veya menopoz sonrası kanama yakınması ile kendilerini gösterirler. Serviks kanserleri daha genç yaşlarda görülen cinsel geçişli HPV (human papilloma virus) kaynaklı kanserlerdir. Pap smear yaptıran kadınlarda kanser öncesi lezyonlar çok önceden saptanabilir ve tedavi ile kansere dönüşüm engellenebilir. HPV aşısı hem kız hem erkek çocuklarında ya da erişkinlerde enfeksiyondan ve kanserden koruyucudur.
  • Rahimin içini döşeyen her adet kanaması ile dışarı atılıp bir sonraki adete kadar tekrar kalınlaşan ve gebelik durumunda bebeğe uygun yerleşim alanı sağlayan endometrium örtüsünün enfeksiyonları – ENDOMETRİT’ler (düşük veya doğum, rahime yönelik cerrahi girişimler vb. sonrası) bir başka adet dışı ara kanaması yapabilen hastalıklardandır.
  • Kullanılan bazı İLAÇ’lar (alınması aksatılan veya unutulan doğum kontrol hapları, tamoksifen, kan sulandırıcılar vb.) veya rahim içi araçlar (özellikle hormon içeren spiraller) ara kanaması yapabilirler.
  • Nadiren kadınlar tam yumurtlama sonrası yani iki adetin ortasında, yumurtlamanın olduğu tarafta hafif kasık ağrısı ile birlikte leke tarzında kanama (YUMURTLAMA KANAMASI) yaşayabilirler. Bir hastalık belirtisi değildir.
  • Nadiren beklenen adetin her zamankinden erken ve az miktarda gelmesi ve ardısıra lekelenme ya da kanamalar düşük tehdidi veya dış gebelik nedeniyle (ERKEN GEBELİK) olabilir. Şüphe durumunda kan örneğinde beta hCG hormone ölçümü durumu aydınlatacaktır. 
  • Hormonal nedenler (tiroidin yavaş ya da hızlı çalışması, prolaktin yüksekliği, polikistik over sendromu gibi yumurtlama sorunları, erkeklik hormon yüksekliği, diğer hormon yapan bezlerin hastalıkları vb.) hemen daima adet döngülerini düzensiz yapan, adetleri geciktiren hatta tamamen kesen hastalıklara yol açarlar. Yumurtlama ve adet döngüleri düzenliyken adet dışı anormal ara kanamalarının nadiren nedeni HORMONAL BOZUKLUK’lardır. 
  • Yeni doğan kız bebeklerin vajinal kanama ile aile tarafından dehşet içinde hekime getirilmesi aslında sadece doğum öncesi anneden geçen estrojen hormonunun aniden kesilmesi sonucu olabilen masum bir durumken kız çocukların ergenlik öncesi vajinal kanamalarının nedeni vajina içine yanlışlıkla kaçan basit bir YABANCI CİSİM olabileceği gibi bir kanser de olabilir. Üreme hayatının diğer ucundaki menopozu takip eden günlerde leke tarzında bile olsa vajinal kanama aksi kanıtlanana kadar kanser belirtisi olarak kabul edilirse de aslında çok büyük olasılıkla kanama nedeni estrojen hormonunun üretilmemesi sonucu oluşan cinsel organlardaki doku incelmesi yani ATROFİ’dir.  

Tanı

Hastadan dikkatli ve ayrıntılı şekilde alınmış ÖYKÜ, tanıda hayati önem taşır. Gözle ve parmakla dış cinsel organların MUAYENEsi, spekülüm yerleştirilerek vajina ve serviksin incelenmesi, daha sonra vajina ve karın duvarı arasındaki  her 2 elin parmakları arasında rahim, yumurtalıklar, tüplerin yani iç cinsel organların hissedilmesi muayenede esastır. Klinik muayene yapılmadan sadece ULTRASON veya diğer görüntüleme yöntemleri (tomografi, MRI, vb.) ile değerlendirme kesinlikle yeterli değildir. Hiç bir gerekçe, klinik muayene yapılmadan sadece ultrasonla değerlendirmeyi  haklı gösteremez.

Serum fizyolojik verilerek vajinal ultrason altında  rahim boşluğunun incelenmesi (SALİN SONO-HİSTEROGRAFİ) yada radyoopak sıvı verilerek radyolojik görüntüleme (HİSTEROSALPİNGOGRAFİ) muayeneye ek olarak tanıda yardımcı olabilir.

Her ne kadar dikkatli bir jinekolojik muayene ve gerekirse vajinal ultrason kesin tanı için yeterliyse de nadiren tomografi veya magnetik rezonans (MRI) görüntüleme de gerekebilir.

Klinik muayene tanısı ne olursa olsun ara kanaması yapan hastalığın patolojik inceleme ile doğrulanması gerekebilir. Bu nedenle tanı ve / veya tedavi amaçlı biyopsi, küretaj, histeroskopik değerlendirme, laparoskopi veya karın duvarı açılarak açık cerrahi ile alınan dokular patolojik tanı için MİKROSKOPİK OLARAK incelenmelidir.  

Prof. Dr. Kutay Biberoğlu

07.03.2025

Ankara