CİNSEL GEÇİŞLİ HPV ENFEKSİYONU VE AŞI İLE KORUNMA

CİNSEL GEÇİŞLİ HPV ENFEKSİYONU VE AŞI İLE KORUNMA

Vajinal, oral, anal cinsel ilişki yanında cinsel organa elle dokunma dahil cilt teması HPV enfeksiyonu için yeterlidir. HPV ağız ve boğaz içinde de en sık görülen cinsel geçişli hastalıktır. Korunmada kondom etkin ise de cinsel organ cildinin tümünü kapatmadığı için kesin korunma sağlamaz.  

HPV enfeksiyonu genellikle her hangi bir yakınmaya sebep olmaz. Kırklı yaşlara kadar her 5 cinsel aktif kadın veya erkekten dördü bu virüsle tanışmıştır. İyi haber ise sürekli ve tekrar tekrar enfekte olmadıkça yüzde 90 insanda virüsün vücuttan kendiliğinden temizlenmesidir.

Tüm serviks yani rahim ağzı kanserlerinin yüzde 70’i yüksek riskli HPV tipi 16 ve 18 ile oluşur. Tip 31, 33, 45, 52, ve 58 ilave yüzde 20’sinden sorumludur. Yüksek riskli HPV DNA pozitif ise  izlem, gerekirse kolposkopi ve biyopsi gerekir.  

HPV anüs, vajina, vulva (kadın dış cinsel organı), boğaz ve penis kanserlerinden de sorumludur. Kanserlerin yüzde 90’I, siğillerin tamamı aşı tarafından önlenir.

Kadında HPV DNA taraması 25 yaşında başlatılır, 3-5 yılda bir tekrarlanır. Pap Smear ile serviksten alınan sürüntünün mikroskopik incelemesi diğer önerilen taramalardandır ve 3-5 yılda bir tekrarı yeterlidir. 

Kadın ve erkeklerin kendilerine ve birbirlerine verecekleri en değerli hediye HPV aşısı olmalıdır. İdeali cinsel ilişkiye başlamadan önce 9 yaşında aşılanmadır. Ne kadar erken yaşta yapılırsa o kadar iki doz, ne kadar geç yaşta yapılırsa o kadar 3 doz aşılanma gerekir. Şu anda önerilen 9 virüs tipine karşı olan HPV aşısıdır.

2006 yılından beri 300 milyona yakın insana yapılan HPV aşılarının lokal şişlik, kızarıklık, ağrı dışında önemli bir yan etkisi yoktur. Son olarak aşı içeriğinin virüs değil, virüs benzeri parçacıklar olduğunu ve aşının enfeksiyona yol açamayacağını söyleyerek veda edelim.

Prof. Dr. Kutay Biberoğlu

08.12.2025

Ankara